2019’un son günlerinde başlayıp tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını şüphesiz ki hayatımızdaki birçok şeyi değiştirdi. Yapılan kısıtlamalarla birlikte uçak yolculukları kimi yerlerde duraklatıldı kimi yerlerde ise minimuma indirildi.
Bu sebeple havayolu şirketleri salgından büyük oranda etkilendi. Ülkelerden bazıları vaka sayısındaki düşüşler nedeniyle kısıtlamaları kademeli olarak kaldırabileceklerini açıklarken, havayolu şirketlerinin normale dönme sürecinde nasıl bir yol izleyeceği de hayatın tüm alanlarında olduğu gibi merak konusu.
Havacılık sektöründeki firmalar koronavirüsten korunarak uçak yolculuğu yapmanın mümkün olup olamayacağı sorusuna cevap arıyor. Bunlardan bir tanesi de 40 yılı aşkın süredir uçaklar için kabin iç mekanları ve yolcu koltukları üreten, birçok tescilli marka ve tasarımın da sahibi olan İtalyan Aviointeriors firması. Firma, koronavirüse karşı “Janus” ve “Glassafe” adlarında iki çözüm önerisi sunuyor.
Mitolojiden İlham Alan Tasarım “JANUS”
Aviointeriors firması “Janus” adını verdiği yolcu koltuğu tasarımıyla yan yana oturan yolcular arasındaki maksimum izolasyonu sağlamayı hedefliyor. İsmini iki yüzlü mitolojik bir tanrı olan Janus’tan alan bu koltuk tasarımı ile seyahat eden yolcuların yüz yüze gelmemesi amaçlanıyor. Yolcuların arası şeffaf bir kalkanla ayrılarak her yolcu için koruyucu bir bariyer oluşuyor. Böylelikle yan yana oturan her yolcu farklı bir yöne bakabiliyor. Hatta koridordan geçen insanlardan bile izole edilmiş durumda seyahat edebiliyor.
Güvenli Şeffaflık “GLASSAFE”
Aviointeriors firmasının bir başka yeniliği ise uçaklardaki koltuklara kolaylıkla takılıp çıkarılabilen “Glassafe” adını verdiği tasarımı. Görsel anlamda da oldukça estetik duran bu şeffaf kit ile amaç, seyahat eden kişiler arasındaki hava yoluyla oluşabilecek temasları ve etkileşimleri önlemek ya da en aza indirgemek için yolcuların güvenliğini sağlamak.
Salgının etkilerini her alanda hissetmeye devam ettiğimiz bu dönemde, tasarım, patent ve marka başvurularının bir hayli hızlandığı açıkça görülmekte. Gündemimiz salgın olunca da bu başvurular arasından en çok sağlık odaklı tasarımlar ve buluşlar doğal olarak fazlaca ses getiriyor ve merak uyandırıyor.
Her geçen gün haber kaynaklarından “önemli buluş” haberlerinin geldiği şu günlerde gerçekten faydalı olanlar hangileri olacak zaman bize gösterecek. Ama öyle görünüyor ki birçok bilim insanı ve başta teknoloji olmak üzere pek çok sektörün karar vericileri sağlık sistemlerine dair buluşlara daha çok odaklanacak.