PRINGLES’IN SANAL CİPSİNE TELİF KORUMASI

Geçtiğimiz haftalarda ABD’nin New York şehrinde bulunan Christie’s Müzayede Evi, satışa tamamen dijital olarak hazırlanmış bir sanat eseri çıkarmıştı. 69 milyon dolara alıcı bulan eserin ödemesinde kripto para kabul edilmişti. “Takas edilemez jeton” olarak ifade edilen NFT isimli kripto para ile yapılan ödeme, ilgi çekti.

Bu haberin üzerine Pringles’tan ilginç bir hamle geldi; marka sınırlı sayıda ürettiği CryptoCrisp‘i tanıttı. “En yeni lezzetimizle tanışın!” ifadesi ile Twitter üzerinden yeni sanal ürününü tanıtan Pringles; bu sanal üründen 50 adet üretildiğini ve sadece dijital ortamda satışa çıkarıldığını belirtti. Ayrıca Pringles, bu üründen elde edilen gelirin de tasarımın müellifi olan Vasya Kolotusha’ ya verileceği bilgisini paylaştı.

Sanal kutu, Rarible üzerinden açık artırmayla satışa sunuldu. Satışa 2 dolarla başlayan sanat eserinin değeri hemen ertesi gün 540 dolara yükseldi.

Peki gündem olup Pringles’a sanal bir ürün tasarlama ilhamı veren bu NFT nedir?

NFT’ler takas edilemez oluşları nedeniyle ilgi çekiyor. Özellikle telif hakkının söz konusu olduğu ürünlerin satışında kullanılarak doğal bir hak koruması sağlanıyor. Bir sanatçı, üreticisi olduğu eseri NFT karşılığında sattığında elinde kendine ait bir dijital imza bulunmuş oluyor. Böylelikle bu sanat eserinden telif talep etmesi gereken her harekette hesabına kripto para yatıyor. Müellifin, kendi eserinin dijital ayak izini takip ettiği; hak korumasını doğal ve dijital olarak sağladığı bir süreç işliyor. Bir kripto analisti olan Andrew Steinwold ise bu duruma, “Fiziksel dünyada fikri mülkiyet haklarınız var. Neden dijital dünyada olmasın?” şeklinde yorum getiriyor.

Son dönemde yoğun ilgi gören kripto paraların telif koruması için pratik bir çözüm yolu olması, dijital hak koruması konusunda önemli bir gelişme. Yılların efsanevi lezzetini bu sefer yiyemeyeceğimiz bir sanat eseri olarak görmek ise son derece ilginç görünüyor.