Ünlü bir markanız olsaydı ve dünya genelinde kötü algıya sahip bir ürün satışı ile özdeşleştirilseydi, ne yapardınız? Küresel kahve devi Starbucks, böyle bir olay yaşadı ve konuya müdahale etti; New York merkezli bir marihuana şirketi olan “Starbuds Flowers”a karşı dava açtı. Starbucks, Starbuds Flowers’ın logosunun, kendi ikonik logosunu taklit ettiğini ve bu durumun tüketiciler arasında karışıklığa yol açtığını iddia etti. Bu dava, marka ihlali ve tüketici yanılgısı konularında yeni bir tartışma başlattı. Marka savaşının en dikkat çeken yanı ise şüphesiz ki Starbucks’a benzeyen markanın dünyanın çoğu ülkesinde yasaklı olan bir madde satıyor olması.
Marka Kimliğinin Korunması
Starbucks’ın iddiasına göre Starbuds Flowers kasıtlı olarak kahve devinin markasını taklit ediyor. Starbucks’a göre bu benzerlik, yalnızca ”Siren Kızı”nı anımsatan logodan ibaret değil, aynı zamanda marka adının da Starbucks’a çok yakın olması, tüketicilerde iki marka arasında bir ilişki ya da bağlantı olduğu izlenimini yaratıyor. ‘’Karıştırılma ihtimali’’ olarak da ifade edebileceğimiz bu durum için Starbucks, kendi marka itibarına zarar verildiğini savunuyor.
Davanın Talepleri
Starbucks, açtığı davada birkaç önemli talepte bulunuyor. İlk olarak Starbuds Flowers’ın mevcut logoyu kullanmayı derhal bırakmasını istiyor. Bunun yanı sıra bu logoyu taşıyan tüm ürünlerin imha edilmesini de talep ediyor. En önemli taleplerden biri ise Starbuds Flowers’ın söz konusu kullanımdan elde ettiği tüm kazancı Starbucks’a teslim etmesi. Görünen o ki Starbucks hem marka kimliğini ve tüketici güvenini koruma konusunda kararlı hem de şimdiye kadar zarar gören itibarını için bir bedel ödetmek istiyor.
Tüketicilerin markalar arasındaki benzerlikler nedeniyle yanılgıya düşmesi, iki farklı markayı görsel ya da fonetik benzerlik dolayısıyla karıştırma ihtimali her zaman mevcut. Bu nedenle oluşturulan yeni bir markanın tamamen özgün ve ayırt edici olması gerekiyor. Fakat bu marka savaşında popüler zincir Starbucks’ın sahip olduğu bilinirlikten özellikle yararlanılmış gibi görünüyor. Dolayısıyla Starbucks, Starbuds Flowers’ın benzer logo ve isim kullanarak tüketicilerin kafasında kafa karışıklığı yarattığını iddia ediyor.
Marka Haklarının Önemi
Bu dava, kurumsal dünyada marka haklarının ne kadar kritik bir öneme sahip olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Özellikle küresel çapta tanınan markalar, tüketicileri tarafından bilinirlik ve güven ile özdeşleştiriliyor. Hal böyle olunca üçüncü kişiler, markaların sahip olduğu popülerlikten ve oluşturduğu güven zemininden faydalanmak istiyor. Bu kişilerin herhangi bir girişimi ise markanın yıllar içerisinde inşa ettiği güvene ve marka imajına bir anda zarar verebiliyor. Starbucks gibi büyük firmalar, bu tarz durumlara engel olabilmek adına hem marka tescili ve hak sahipliği konusunda özenli bir tavır sergiliyor hem de marka ihlallerine karşı yasal haklarını kullanıyor. Starbucks, daha önce de yaptığı bir marka itirazı ile biliniyor. Okumak için tıklayınız.
Starbucks’ın açtığı bu dava, markaların kendi kimliklerini ve itibarlarını koruma konusundaki kararlılıklarını bir kez daha ortaya koyuyor. Starbuds Flowers’ın nasıl bir savunma yapacağı ve mahkemenin nasıl bir karar vereceği ise merakla bekleniyor. Fakat bu tür davalarda markaların görsel ve işitsel benzerliği, ürün veya hizmetlerin benzerliği ve tüketici kitlesinin yanılma olasılığı değerlendirildiğinden Mahkeme’nin vereceği kararın Starbucks lehine olacağını ön görmek pek de yanlış olmaz gibi görünüyor.
Bir yanıt yazın