“HASHTAG”LER HIZLA MARKALAŞTIRILIYOR

Firmalar her geçen gün daha da hızlı bir şekilde tüketicileri ve müşterileriyle Facebook ve Twitter üzerinden diyalog kurma yoluna gidiyor, ancak rakiplerinin de bu diyaloğa dahil olmasından çekiniyor.

Fikri ve sınai mülkiyet haklarını sosyal medyada ve internette koruyabilmek adına şirketler, kendi ürünlerine ve markalarına ilişkin ‘hashtag’leri de marka tesciliyle korumaya çalışıyor. Thomson Reuters Compumark tarafından yayınlanan bir rapora göre; 2015 yılı içerisinde belirli ‘hashtag’ler için tüm dünyada toplam 1398 marka başvurusu yapıldı. İlk başta yalnızca 7 firma tarafından yapılan bu tür başvuruların sayısı 2010 yılından itibaren hızla arttı. Ayrıca 2014 yılında yapılan ‘hashtag’li marka başvurularından 103 tanesi başarılı bir şekilde tescille sonuçlandı. 2015 yılından itibaren ABD 1042 başvuru ile en çok ‘hashtag’li marka başvurusunu yaparken bunu Brezilya (321), Fransa (159), İngiltere (115) ve İtalya (115) izledi.

‘Hashtag’ler öncelikle Twitter’da yazılan mesajların ilişkili olduğu konuları göstermek amacıyla kullanılmaya başlamıştı. Fakat daha sonra ‘hashtag’lerin kullanım alanı genişledi ve internette birçok platformda kullanılmaya başladı. Pazarlamacılar da bu durumdan istifade ederek belirli ürünlerin, promosyonların ve kampanyaların ilgi çekiciliğini, paylaşımını artırmak için hızla hashtag kullanımını artırdı. Fakat bu konudaki en büyük dezavantaj, bu tür ‘hashtag’lerin rakipler tarafından da kullanılabilecek olmasıydı. Bunun önüne geçebilecek en belirgin önlemin de bu ‘hashtag’lerin marka tesciliyle koruma altına alınması oldu.

Türk Patent Enstitüsü’ne yapılan başvurularda göze çarpanlar ise şu şekilde sıralanabilir: #şiirsokakta, #ankara, #ilkdoktorum, #SAYITWITHPEPSI, #kızgibi.