Saat sabahın 7.30’u. Çalar saat çalmakta, yatak odasının perdeleri açılmaktadır. Bir taraftan termostat harekete geçer ve kalorifer yanarak odamızın sıcaklığı 22O ˚C’yi bulur. Mutfaktaki kahve makinesi fokurdamaya başlar; arka kapı kendiliğinden açılır ve köpeğin bahçeye çıkmasına müsaade eder. Televizyon da o sırada açılır ve en yeni haberleri verir (Bir gece önce istediğiniz konular sıralanmıştı.), bunlar ekonomiyle ilgili son haberlerdir. Televizyon haberleri bittikten sonra sıra postanıza gelir, bilgisayar şebekesine mektuplarını dikte eden iş adamlarının veya dostlarınızın mektupları okunur.
Bu sırada evin hanımı yerel pazarlardaki fiyatları televizyonda birbiriyle karşılaştıran bir program seyreder. Bundan sonra basılan bir düğme televizyonu kişisel bir telefon şekline sokar, hanımın ekmekçi ve bakkalını karşısına çıkarır ve o da o akşamki yemekli parti için gereken siparişleri verir. Mutfak terminali üzerindeki tuşlara basılınca da bellek bankasındaki sevdiği yemek listeleri ekranda görülür. Makineye bunlarla ilgili olarak 6 kişilik bir yemek için nelerin ve ne miktarda gerektiğini saptamasını, akşam tam 7:15’te fırının ısınmaya başlamasını ve her yemek için gereken sıcaklığı ayarlamasını emreder. Belki bu senaryonun gerçekleşmesine daha yıllar gerekeceği halde esas teknoloji bugün bile mevcuttur. Bütün bunları mikrobilgisayar mucizesine borçluyuz ve onlar teknolojide büyük bir kalkınma oluşturan o müthiş ucuz siliconchip’in gelişmesiyle gerçek olmuştur.
Bu mucize-chip’in milyonlarca yapılabilmesi 800 dolardan daha aşağı bir fiyatla satılan ev bilgisayarlarının imalini şimdiden güvence altına almıştır, hatta bunların fiyatlarının gittikçe düşmesi bile söz konusudur. Yakında böyle bir ev bilgisayarı basit bir mutfak lavabosu kadar her evin bir parçası olacaktır. O, çamaşır ve dikiş makinelerini, robot elektrik süpürgesini, hatta tabakları durulayacak ve raflarına yerleştirecek bir makineyi programlayacaktır. Herhangi bir makine iyi işlemez veya bozulursa, bilgisayara sorulacak bir soru derhal arızanın nerede olduğunu gösterecek ve onarım önerilerini de bildirecektir. Kompüterlenmiş bir aygıt sayesinde kaloriferin ısısı lüzumlu oda ve yerlere yöneltilecek ve fazla ısınan odalardan kesilecektir ki bu sayede elektrik tüketimi de azalacaktır. Küçük, son derece güvenilir, vakum lambasının (tüpü) çalışması için ihtiyaç gösterdiğinden çok küçük bir elektrik akımıyla çalışan bu elektronik chip zamanla bilgisayarlarda kullanılmak için ideal olduğunu kanıtladı. 1960’ta mühendisler birçok transistor ve öteki elektronik bileşikleri küçücük dört köşe bir silikon parçası içine sokabiliyorlardı. Bu bütünleşen devreler – entegre devreler kullanıldıkları her tesiste onun büyüklüğünü, maliyetinin ve elektrik tüketimini dehşetli surette düşürdüler ve böylece masa üzerinde kullanılabilecek küçücük bilgisayarların yapılmasına olanak sağladılar. Birçok uzman, aygıt yapan bütün bir sanayinin mini bilgisayarlar yapmak için yeni plan ve programlar yapmaya başlayacağına inanmaktadır. (Tipik bir misal: 1971’de bir Sharp cep elektronik hesap makinesi 395 dolara satılırken, bugün onun teknik bakımdan daha gelişmiş bir modeli 10,95 dolara satılmaktadır.) Şimdiye dek neredeyse endüstrinin chip üretiminin %85’i toptan piyasaya yönelmektedir. En çok da TV oyunları, sayısal saatler ve hesap makinelerinde… Fakat uzun vadeli satışlar daha fazla 3 esas kilit alanında olacaktır.
Otomobiller
Geçen yıl Detroit (Amerika’nın otomobil üretim merkezi) 2 milyon dolar değerinde chip satışı olmuştur. 1980 başlarında otomobil endüstrisinin 1 milyar dolardan daha fazla chip satın alacağı beklenmektedir. Her otomobilde bir bilgisayarın bulunacağı gün pek uzak değildir (yalnızca birkaç yıl sonra).
Komünikasyon – İletişim
Bell Telephone Laboratuvarları, mucize chip’ten faydalanarak herkesin evindeki telefonunu hırsızı haber verecek bir alarm tesisine, yangını önceden bildirecek bir yangın alarmına ve evin içinde bütün odaların birbiriyle görüşebileceği bir iç iletişim sistemine dönüştürmek için uğraşmaktadır. Motorola firması chip’le çalışan elde taşınan portatif telefonlar yaptı, bunlar bir kilo ağırlığında ve kablosuzdur. 1980 başlarında Washington ve Baltimor’da bu telefonlar bir deneme olarak kullanılmaya başlanacaktır. Ayda 100 dolarlık ücretle aboneler bu telefonu belediye sınırları içinde istedikleri yere beraber götürebileceklerdir, hatta sokakta giderken bile istedikleri yere telefon edebilecekler veya onlara telefon edilebilecektir.
Büro Donatım
Chip’ler geleneksel mini bilgisayarların iş pazarını dramatik bir şekilde genişleteceklerdir. Aynı zamanda chip’le donatılmış mini’ler mevcut büyük kompüterlere çok değerli ekler yapılmasını olanaklı kılmaktadır. Bazı sosyal eleştiriciler, kompüterlerin televizyon gibi her tarafa dağılmasının insanın bilimsel gücünü bir gün köreltebileceğini ileri sürmektedirler. 1984 isimli kitabında George Orwell’ın karamsar görüşüne rağmen kompüter devrimi aydınlara uyarıcı bir etki yapmakta, organlarını serbest bırakmakta ve insanlığı daha yüksek bir yaşam nizamına doğru coşkulandırmaktadır.
* READER’S DIGEST’ten ŞUBAT 1979 TARİHLİ BİLİM ve TEKNİK DERGİSİNDEN ALINTIDIR.