Ülkemizin yapı sektöründe en büyük inşaat firmalarından biri olan ve pek çok başarılı projeye imza atan TEPE İNŞAAT kurulduğu günden bu zamana markasına yaptığı yatırım ve verdiği önemin karşılığını almış; bu durum saygın bir kurumsal kimlik ve marka değeri oluşturmasında önemli bir rol oynamıştır.
TEPE İNŞAAT adına tescilli olan markaları korumak konusunda oldukça titiz davranmış ve markası ile iltibas oluşturabilecek başka markaların tesciline engel olabilmek için sürekli mücadele etmiştir. Bunlardan bir tanesi de TPE’deki uygulama değişikliğini bize gösteren, TEPE tescilli markasının içinde geçtiği bir tasarım başvurusudur.
Yürürlükte olan tasarım mevzuatı hükümleri çerçevesinde, tescilli olan bir markanın bir başkasına ait tasarım içerisinde kullanılmasına engel olunamamaktadır. İlgili KHK’da bu konu düzenlenmemiş olup, yönetmelikte ise sadece “Görsel anlatımın marka unsuru içermesi, tasarım hakkı sahibine marka hakkı sağlamaz” hükmüne istinaden tescilli markanın bir başkasına ait tasarım içerisinde kullanılmasına maalesef olanak tanınmaktadır. Ancak tescil sonrasında hak sahipleri açısından oldukça sıkıntılı süreçlerin yaşanmasına neden olan bu durum mahkeme kararları ile çözüme kavuşmuştur. Nitekim tescilli markası bir başkasına ait tasarımda kullanılan hak sahipleri açısından bu durumun iltibasa ve haksız rekabete yol açacağı, davacının marka hakkına ve haksız rekabete dayanarak tasarım tesciline engel olma hakkının bulunduğu konusunda yargı mercileri hemfikirdir.
Mahkeme kararları ile mevzuattaki boşluk doldurulmuş ve “başkasına ait markayı içeren tasarımın tamamının hükümsüzlüğüne karar verilmesi” gerektiğine hükmedilmiştir.
Uygulamada böyle bir belirsizliğin yaşandığı bir ortamda inşaat sektöründe faaliyet gösteren üçüncü bir kişi tarafından TEPE İNŞAAT firmasına ait olan TEPE markasının aynen ve esas unsur olarak kullanıldığı için de AKTEPE markasının yer aldığı bir başvuru yapıldığı tespit edilmiş ve ilan aşamasında itiraz edilmiştir.
TPE tarafından yapılan incelemede, alınan mahkeme kararları uygulamasına paralel bir şekilde; 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında KHK’nın kaynağını teşkil eden 6/2002 sayılı AB Topluluk Tasarımı Tüzüğü’nün 25/1-(e) maddesinde, “Başkasına ait bir marka veya ayırt edici işareti kapsayan tasarımın tescilinin hükümsüzlüğünün talep edilebileceği kabul edilmiştir.” gerekçesine istinaden yapılan itiraz kabul edilmiş ve tasarım tescilinin iptaline karar verilmiştir. Dolayısıyla yürürlükteki mevzuat hükümlerinden farklı olarak, olması gerektiği gibi hak sahiplerinin haklarını korunmasına olanak sağlayan bu düzenleme, sonrasında pek çok TPE kararına da emsal teşkil etmiş ve bunun gibi içinde bir başkasına ait olan markayı içeren tasarım başvurularının itiraz üzerine söz konusu gerekçe ile reddine karar verilmiştir.