AÇMA HALKASI

Ernie lakaplı mucit Ermal Cleon Fraze 1913’te Indiana’da (ABD) doğdu. Önce Ohio Northern Collage’da öğrenim gördü, ardından Flint (Michigan) General Motors Institute’den makine mühendisi olarak mezun oldu. 1959 yılında pikniğe gittiği bir gün birasını araba tamponu yardımıyla açtı ve açma halkası fikrini burada akıl etti.

Konserve yiyecekler 1812’de piyasaya çıktı, ama içecekler 1930’lara dek teneke kutuda satılmadı. İlk içecek kutuları çelikten yapılıyor ve “kilise anahtarı” olarak tabir edilen, kutunun üstünde delik açan bir aletle açılıyordu; ancak sıvının rahat akabilmesi için hava çıkışını sağlamak üzere kutunun diğer tarafında ikinci bir delik gerekiyordu. 1950’lilerin sonunda çelik kutular yerini alüminyum kutuya bıraktı; hala ayrı bir açacak gerekiyor olsa da, alüminyum kutuyu açmak daha kolaydı.

1959 yılında Ermal Fraze pikniğe gittiği bir gün, yanına “kilise anahtarı”nı almadığını fark etti; birasını araba tamponuyla açmayı başardı. Bunu yapmadan önce, o ünlü mucit cümlesini dile getirdiği söylenir: “mutlaka daha iyi bir yolu olmalı.”

Bir süre sonra, herhalde kahveyi fazla kaçırdığı bir gece uyumaya çalışırken, Fraze ayrı bir açacak ihtiyacını ortadan kaldırmak için, teneke kutuya yapışık bir kaldıraç kolu yapmayı düşünmeye başladı. Aklına gelen fikir basitti – kutunun tepesine yuvarlak biçimli bir yırtma şeridi ve bunu çekip çıkarmaya yarayacak bir kaldıraç kolu yapmak -. Ama işin mühendisliği bu kadar basit değildi. Dayton Reliable Tool & Manufacturıng’in kurucusu Fraze, gereken metal işleme deneyimine sahip olduğundan, 1963’te “yırtarak açabilen dekoratif kapak tasarımı” için patent aldı.

Fraze’nin dekoratif tasarımı aşağı yukarı dikdörtgen biçimli (bir kaldıraç olarak kullanışlı olsa da, tutup çekmesi zor) bir metal parça ile anahtar deliği biçimli yırtma şeridinden oluşuyordu. Asıl devrim, 1965’te, Omar Brown ve Don Peters, Fraze’in metal parçasını – içerisine parmağın girebileceği – bir halka haline getirip kutu üzerindeki yırtma şeridini sadeleştirdiğinde gerçekleşti; her iki fikrin patentini de Fraze adına aldılar. Açma halkası görevini kusursuz yapıyordu, ama ortaya bir sürü keskin kenarlı çöp çıkıyordu. Ardından, 1973’te içeri bastırılıp geriye çekilen ve kutuya yapışık kapakların öncüsünü yaptığında, Brown bu fikri bir adım daha ileri götürmüş oldu. ( bu buluşun patent başvurusu da Fraze adına yapıldı ve 1975’te başvuru kabul edildi.) Böylece kolay açılma özelliği korunurken çöp sorunu da çözülmüş oldu.

1990’da Robert DeMars ve Spencer Mackay (ikisi de ABD), teneke kutuları “bastırıp geriye doğru çekerek” açmanın, “yaşlılar veya romatoid artrit ve benzer sorunları olanlar için” zor olduğunu belirterek, bu sorunu ortadan kaldırdığını söyledikleri buluşlarının patentini aldılar. Buradaki yenilik, hareketli kabartı denilen hafif çıkıntıyı yapmaktı. Böylece açma halkası sağa ya da sola çevrildiğinde, bu çıkıntıların üzerine çıkacak, halka parmağın altına girebileceği kadar yükselecek, yükselen halka aynı zamanda da mührü kırarak operasyonun “içeri itme” kısmını da başlatmış olacaktı.

BİLİYOR MUYDUNUZ?
Teneke kutuların en üstünün daha dar yapılmasının nedeni, bu bölümün daha kalın ve üretim sürecinin en pahalı kısmını oluşturan çelikten yapılmasıdır. Kutunun kademeli olarak daralması, üst tarafın boyutunu yüzde 20 oranında küçültür.

1975 Brown, Ermal Fraze adına “kutuya yapışık açma halkası”nın patent hakkını aldı-içeri bastırılıp geriye çekilen kapak ilk olarak 1977’de üretildi.